Bu yazıda, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) hakkında detaylı bir inceleme yapalım.
DEHB Nedir?
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), genellikle çocukluk döneminde başlayan, ancak yetişkin yaşlarda da devam edebilen nörolojik bir rahatsızlıktır. Bu bozukluk, kişinin dikkatini sürdürme, düzenleme ve odaklanma yeteneğini olumsuz etkiler. Ayrıca, hiperaktivite ve dürtüsellik gibi belirgin davranış özellikleri de içerir.
DEHB’nin Temel Özellikleri
- Dikkat .Eksikliği: DEHB’li bireyler, görevlere odaklanmada zorluk çekerler. Sıklıkla dikkatlerini hızla değiştirmek veya görevler arasında geçiş yapmak zorunda hissederler. Bu, özellikle okul veya iş performansını olumsuz etkileyebilir.
- Hiperaktivite: DEHB’li kişiler, genellikle sakin kalamazlar. Sürekli olarak yerlerinde duramama, aşırı konuşma ve hareket etme eğilimindedirler. Bu hiperaktivite, toplumsal etkileşimlerde ve sınıf içi davranışlarda sorunlara yol açabilir.
- Dürtüsellik: DEHB’li bireyler, düşünmeden davranma veya düşüncesizce kararlar alma eğilimindedirler. Dürtüsellik, riskli davranışlara neden olabilir ve ilişkilerde sorunlara yol açabilir.
DEHB’nin Yaygınlığı ve Sıklığı
DEHB, dünya genelinde oldukça yaygın bir nörolojik bozukluktur. Amerikan Psikiyatri Birliği’ne göre, ABD’de çocuklar arasında görülme sıklığı yaklaşık olarak %5 ila %10 arasındadır. Yetişkinler arasında da DEHB sıklığı düşük yaşlara göre daha düşüktür, ancak hala önemlidir.
DEHB’nin sıklığı toplumdan topluma değişebilir ve genetik faktörlerin yanı sıra çevresel etkenlerin de rol oynadığı düşünülmektedir. Doğru tanı ve uygun tedavi ile DEHB’nin belirtileri hafifletilebilir, böylece bireyler daha iyi bir yaşam kalitesine sahip olabilirler.
Sonuç olarak, DEHB, dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüsellik belirtileri ile karakterize edilen bir nörolojik bozukluktur. Bu bozukluğun tanımı ve temel özellikleri, bireylerin günlük yaşamını nasıl etkilediğini anlamamıza yardımcı olur. DEHB’nin yaygınlığı toplumdan topluma değişse de, bu bozuklukla yaşayan bireylere destek sağlama ve etkili tedavi seçenekleri sunma konusunda önemli bir farkındalık gerektirir.
DEHB Belirtileri Nelerdir?
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB), çocukluk döneminden başlayarak yetişkinlikte bile devam edebilen nörogelişimsel bir bozukluktur. Bu bozukluğun belirtileri kişiden kişiye değişebilir ve farklı yaş gruplarında farklı şekillerde ortaya çıkabilir. DEHB belirtileri, genellikle dikkat eksikliği, hiperaktivite ve impulsivite olarak üç ana kategoriye ayrılır.
Dikkat Eksikliği Belirtileri: Dikkat eksikliği belirtileri, DEHB’nin en yaygın görülen özelliklerinden biridir. Bu belirtiler şunları içerebilir:
- Dikkati kolayca dağılma ve odaklanmada güçlük
- Görevleri tamamlamakta zorlanma
- Unutkanlık ve önemli ayrıntıları atlama
- İşleri düzenli olarak yapmakta zorluk
- İşleri sıraya koymakta ve sürekli odaklanmada zorluk
Hiperaktivite Belirtileri: Hiperaktivite belirtileri, kişinin aşırı hareketli, sabırsız ve dinlenemeyen bir şekilde davranmasını içerir. Bu belirtiler şunları içerebilir:
- Sürekli olarak yerinde duramama
- Sürekli olarak elleri veya ayakları ile oynama veya dokunma
- Konuşmada aşırı düşüncesizlik
- Sessizce oturma veya beklemekte güçlük
- Durumu gerektirmeyen şekilde koşma veya tırmanma
İmpulsivite Belirtileri: İmpulsivite belirtileri, düşünmeden hareket etme veya düşünmeden cevap verme eğilimini içerir. Bu belirtiler şunları içerebilir:
- Konuşmada veya davranışlarda beklenmedik ve uygun olmayan yorumlar yapma
- Sıranın beklenmesini zorunlu kılmadan hareket etme
- Aniden patlama veya öfkeli tepkiler verme
- Riskli davranışlara eğilim, özellikle tehlikeli durumlarda
DEHB belirtileri, çocukluk döneminden itibaren başlar ve birçok yaşam alanını etkileyebilir, bu nedenle doğru tanı ve tedavi önemlidir. DEHB’nin belirtileri, kişiden kişiye değişebilir ve zaman içinde değişiklik gösterebilir. Bu nedenle, belirtileri dikkatle gözlemlemek ve bir uzmana başvurmak önemlidir. Unutmayın ki DEHB, uygun bir müdahale ve yönetimle başarılı bir şekilde yönetilebilir. Belirtilerin farkında olmak ve erken tanı, kişinin yaşam kalitesini artırabilir.
Eğer siz veya bir yakınınız DEHB belirtileri yaşanıyorsa, bir uzmanla görüşmek önemlidir. Uzmanlar, bireysel ihtiyaçlara yönelik uygun bir tedavi planı oluşturabilir ve yaşam kalitesini artırmak için rehberlik edebilirler.
DEHB Nedenleri ve Risk Faktörleri
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB), karmaşık bir nörolojik durumdur ve birden fazla nedeni ve risk faktörü bulunmaktadır. DEHB’nin nedenleri hala tam olarak anlaşılmış değil, ancak genetik, beyin kimyası, yapısal faktörler ve çevresel etmenlerin bu bozukluğun gelişimine katkıda bulunduğu düşünülmektedir.
Genetik Etkenler
Genetik faktörler DEHB’nin gelişiminde önemli bir rol oynar. Aile geçmişi, DEHB riskini artırabilir. Aile üyelerinde DEHB öyküsü olan bireyler, bu bozukluğa sahip olma olasılığı daha yüksektir. Genetik araştırmalar, belirli gen varyasyonlarının DEHB riskini artırabileceğini göstermektedir. Ancak, sadece genetik faktörlerle açıklanamayan birçok DEHB vakası bulunmaktadır.
Beyin Kimyası ve Yapısal Faktörler
DEHB’nin nedenlerinden biri, beyindeki kimyasal dengesizlikler ve yapısal farklılıklardır. Özellikle dopamin ve norepinefrin gibi nörotransmitterlerin düzensizliği DEHB belirtilerine katkıda bulunabilir. Beyin taramaları, DEHB’ye sahip bireylerin beyinlerinde belirli bölgelerde yapısal farklılıkların olduğunu göstermektedir. Bu farklılıklar özellikle dikkat ve dürtü kontrolü ile ilişkilendirilir.
Çevresel Faktörler
Çevresel faktörler de DEHB riskini etkileyebilir. Anne karnındaki fetüsün maruz kaldığı toksinler, sigara içme veya alkol tüketme gibi zararlı alışkanlıklar, prematürite ve düşük doğum ağırlığı gibi doğum koşulları DEHB riskini artırabilir. Çocukluk döneminde travmatik olaylar, çocuğun gelişen beyin yapısına olumsuz etki edebilir ve DEHB semptomlarının ortaya çıkmasına neden olabilir.
DEHB’nin nedenleri ve risk faktörleri karmaşık ve çok yönlüdür. Genetik, beyin kimyası, yapısal faktörler ve çevresel etkenlerin bu bozukluğun gelişiminde birleştiği düşünülmektedir. Ancak, DEHB’nin kesin nedenleri hala araştırılmaktadır ve her bireyde farklı olabilir. Bu nedenle, DEHB’nin gelişimini anlamak ve yönetmek için bireye özgü yaklaşımların önemli olduğunu unutmamak önemlidir.
DEHB Tanısı Nasıl Konur?
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), çocuklardan yetişkinlere kadar farklı yaş gruplarında görülebilen bir nörobiyolojik bozukluktur. DEHB tanısı koymak, uzmanlık gerektiren bir süreçtir ve doğru tanı, uygun tedaviye erken başlamanın anahtarıdır. Bu yazıda, DEHB’nin tanısı konurken izlenen süreci, kullanılan değerlendirme araçlarını ve farklı yaş gruplarında DEHB tanısının nasıl konulduğunu inceleyeceğiz.
Tanı Süreci
DEHB tanısı koymak için izlenen süreç, dikkatli bir şekilde tasarlanmış bir yöntem içerir. İşte bu sürecin adımları:
- Klinik Değerlendirme: İlk adım, bir uzmanla klinik bir değerlendirme yapmaktır. Uzman, hastanın semptomlarını ve yaşam geçmişini ayrıntılı bir şekilde inceler. Bu adım, DEHB’nin belirtilerini diğer psikiyatrik veya tıbbi sorunlardan ayırmaya yardımcı olur.
- Gözlem: Uzmanlar, kişinin davranışlarını ve semptomlarını belirlemek için gözlem yaparlar. Bu genellikle çocukların okul ortamında veya yetişkinlerin günlük yaşamında yapılan gözlemleri içerir.
- Hasta ve Aile Röportajı: Uzmanlar, hastanın ve ailesinin yaşadığı deneyimleri ve belirtileri anlamak için ayrıntılı röportajlar yaparlar. Aile üyelerinin görüşleri, tanı sürecinde önemli bir rol oynar.
- Fiziksel Muayene: DEHB’nin tıbbi bir sorun tarafından tetiklenmiş olma olasılığını elemek için fiziksel bir muayene yapılabilir.
Değerlendirme Araçları
DEHB tanısı için kullanılan değerlendirme araçları, semptomların ve davranışların daha objektif bir şekilde değerlendirilmesine yardımcı olur. En yaygın kullanılan araçlar şunlardır:
- DSM-5 Kriterleri: Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından yayınlanan Tanı ve İstatistik El Kitabı (DSM-5), DEHB tanısı için temel kriterleri belirtir. Bu kriterler, semptomların ne kadar süreyle devam ettiği, semptomların hangi yaşta başladığı ve diğer önemli faktörleri içerir.
- Conners Değerlendirme Ölçeği: Bu ölçek, çocuklar ve yetişkinler için DEHB belirtilerini değerlendirmek için kullanılır. Sorular, bireyin dikkat, hiperaktivite ve dürtüsellik davranışlarını değerlendirmeye yöneliktir.
Farklı Yaş Gruplarında DEHB Tanısı
DEHB tanısı, çocuklar, gençler ve yetişkinler arasında farklılık gösterebilir. Çocuklarda DEHB tanısı, özellikle okul performansı ve sosyal ilişkilerdeki sorunlar göz önüne alınarak konulurken, yetişkinlerde iş yaşamı ve kişisel ilişkiler de değerlendirilir.
DEHB tanısının her yaş grubunda doğru ve kapsamlı bir şekilde konulabilmesi için multidisipliner bir yaklaşım gereklidir. Uzmanlar, semptomların yaşa özgü olarak nasıl değişebileceğini ve hangi değerlendirme araçlarının kullanılması gerektiğini belirlerler.
Sonuç olarak, DEHB tanısı konması karmaşık bir süreçtir ve profesyonel yardım gerektirir. Doğru tanı, uygun tedaviye erken başlamanın önemli bir adımıdır ve DEHB ile yaşayan bireylerin yaşam kalitesini önemli ölçüde artırabilir.
DEHB Tedavi Seçenekleri
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), farklı semptomlar ve şiddet seviyeleri gösterebilir, bu nedenle tedavi yaklaşımları da kişiselleştirilmelidir. DEHB’nin yönetimi ve tedavisi, genellikle birden fazla stratejinin bir arada kullanılmasını içerir. İşte DEHB’nin tedavi seçeneklerinin ana hatları:
İlaç Tedavisi
DEHB tedavisinde en sık kullanılan yöntemlerden biri ilaç tedavisidir. Bu tedavide, özellikle dopamin ve norepinefrin seviyelerini düzelten stimulan ilaçlar kullanılır. Bu ilaçlar, DEHB semptomlarını azaltarak dikkat, odaklanma ve dürtü kontrolünü geliştirmeye yardımcı olur. İlaç tedavisi, genellikle bir psikiyatrist veya nörolog tarafından düzenlenmelidir ve hastanın yan etkilere karşı takip edilmesi önemlidir.
Psikoterapi ve Davranış Terapisi
DEHB tedavisindeki diğer önemli bir bileşen, psikoterapi ve davranış terapisi olarak bilinir. Bu terapiler, bireyin DEHB semptomlarına nasıl başa çıkabileceğini öğrenmesine yardımcı olur. Terapistler, bireylerin odaklanma sorunları, dürtü kontrolü ve zaman yönetimi gibi günlük yaşam becerilerini geliştirmelerine rehberlik eder. Kognitif davranış terapisi (KDT) ve bilişsel davranış terapisi (BDT), DEHB tedavisinde yaygın olarak kullanılan terapi türleridir.
Eğitim ve Öğretmen Desteği
DEHB tanısı alan çocuklar için eğitim ve öğretmen desteği son derece önemlidir. Öğretmenler, sınıf içinde DEHB semptomlarına uygun olarak öğrencilere destek sağlayabilirler. Özelleştirilmiş eğitim planları, daha küçük sınıf boyutları ve özel öğretim yöntemleri, DEHB’li öğrencilerin başarılarını artırmak için kullanılan stratejiler arasındadır. Ayrıca, eğitimciler, öğrencinin ilaç tedavisi düzenliyor ise bu konuda işbirliği yapmalıdır.
Aile Eğitimi
DEHB’li bir çocuğa sahip aileler için eğitim ve destek önemlidir. Aile eğitimi, ebeveynlere DEHB’nin anlaşılması, yönetilmesi ve çocuğunun gereksinimlerini karşılamak için kullanabilecekleri stratejiler hakkında bilgi sunar. Aileler, öğrencinin okul ve ev ortamında daha iyi performans göstermesine yardımcı olabilecek becerileri öğrenirler. Aynı zamanda, ailelerin DEHB ile ilgili kaynaklara ve destek gruplarına erişimleri teşvik edilir.
DEHB tedavisi kişiselleştirilmeli ve uzman bir sağlık profesyonelinin rehberliğinde yapılmalıdır. Tedavi seçenekleri, semptomların şiddeti, yaş, cinsiyet ve bireysel ihtiyaçlara göre ayarlanmalıdır. Unutmayın ki DEHB tedavisi, bireyin yaşam kalitesini artırmaya yönelik uzun vadeli bir süreçtir ve sabır gerektirebilir.
DEHB ile İlgili Yanlış İnanışlar ve Gerçekler
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) hakkında pek çok yanlış inanış ve yanlış anlamalar vardır. Bu yazıda, DEHB ile ilgili en yaygın mitleri ve gerçekleri inceleyeceğiz.
Mitler ve Yanlış Anlamalar
- DEHB bir çocukluk sorunudur ve yetişkinler etkilenmez: Yanlış! DEHB sadece çocukluk dönemine özgü bir sorun değildir. Birçok insan DEHB belirtileri taşıdığı yetişkinlik dönemine kadar fark edemeyebilir. DEHB, yaşam boyu etkileyebilir.
- DEHB sadece dikkat eksikliği ile ilgilidir: Hayır, DEHB sadece dikkat eksikliği değil, aynı zamanda hiperaktivite ve dürtüsellik gibi belirtilerle karakterizedir. Her bireyin DEHB belirtileri farklı olabilir.
- DEHB sadece erkekleri etkiler: Yanlış! DEHB her cinsiyeti etkileyebilir. Ancak, erkeklerde daha yaygın olarak teşhis edilirken, kadınlar genellikle daha az teşhis edilmektedir. Bu, DEHB’nin kadınlarda farklı belirtilerle ortaya çıkabileceğinden kaynaklanır.
Doğru Bilinen Yanlışlar
- DEHB’nin tek tedavisi ilaçlardır: Bu yanlış. DEHB tedavisinde ilaçlar sadece bir seçenektir. Psikoterapi, davranış terapisi, eğitim desteği ve yaşam tarzı değişiklikleri de etkili tedavi yöntemleridir. Tedavi, bireyin ihtiyaçlarına göre özelleştirilmelidir.
- DEHB’lilerin zeka seviyeleri düşüktür: Bu yanlış. DEHB’li bireylerin zeka seviyeleri normal dağılım içindedir. DEHB, zeka ile ilgili bir sorun değildir. Aksine, dikkat ve dürtüsellikle ilgili zorluklar yaşayan bireylerin potansiyellerini tam olarak kullanmalarını engelleyebilir.
- DEHB’nin nedeni kötü ebeveynlik ya da aile faktörleri: Bu yanlış. DEHB’nin nedenleri karmaşıktır ve genellikle genetik, beyin kimyası ve çevresel etmenlerin bir kombinasyonuyla ilişkilendirilir. Aileler DEHB’yi tetiklemekten sorumlu değildir.
DEHB hakkındaki bu yanlış inanışları ve yanlış anlamaları ortadan kaldırmak, toplumda daha iyi bir anlayış ve destek yaratmamıza yardımcı olabilir. Gerçekleri bilmek, DEHB’li bireylerin daha iyi desteklenmesine ve daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olabilir.
DEHB ile Nasıl Başa Çıkılır?
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), yaşamı olumsuz etkileyebilen bir durum olabilir, ancak uygun stratejilerle bu durumu yönetmek mümkündür. İşte DEHB ile başa çıkmak için kullanabileceğiniz bazı önemli stratejiler, aileler için ipuçları ve okul ile iş yaşamında başa çıkma yöntemleri:
DEHB Yönetimi İçin Stratejiler
- İlaç Tedavisi: DEHB’nin semptomlarını hafifletmek için ilaç tedavisi sıkça kullanılır. Uzman hekiminiz tarafından reçete edilen ilaçları düzenli olarak kullanmak önemlidir.
- Düzenli Fiziksel Aktivite: Düzenli egzersiz, DEHB semptomlarını hafifletebilir. Yürüyüş, koşu, yoga veya spor gibi aktiviteleri rutininize eklemek, dikkatinizi artırabilir ve enerjinizi dengeleyebilir.
- Beslenme ve Diyet: Sağlıklı bir beslenme programı, DEHB semptomlarını yönetmeye yardımcı olabilir. Düşük şekerli, yüksek proteinli bir diyet, odaklanma ve dikkat üzerinde olumlu etkiler yapabilir.
Aileler İçin İpuçları
- Eğitim ve Bilinçlenme: DEHB hakkında daha fazla bilgi edinmek, ailelerin bu durumu anlamalarına yardımcı olur. Eğitim programlarına katılmak veya uzmanlardan danışmanlık almak faydalı olabilir.
- Düzen ve Rutin: Evde düzenli bir günlük rutin oluşturmak, DEHB’li çocuklar için önemlidir. Ders çalışma, ödevler, yemek saatleri ve uyku düzeni konusunda tutarlı olmak faydalıdır.
- İletişim: Aile içi iletişim açık ve destekleyici olmalıdır. DEHB’li bireylerle anlayışlı bir şekilde iletişim kurmak ve onların duygusal ihtiyaçlarına dikkat etmek önemlidir.
Okul ve İş Yaşamında Başa Çıkma Yöntemleri
- Öz Düzenleme Becerileri: Okul veya işte odaklanma zorluğu yaşayanlar için öz düzenleme teknikleri öğrenmek önemlidir. Takvimler, hatırlatıcılar ve görev listeleri kullanmak işleri kolaylaştırabilir.
- Çevresel Düzenlemeler: Gürültüyü azaltmak, eksikliği minimize etmek ve çalışma ortamını düzenlemek, DEHB’li bireylerin verimliliğini artırabilir.
- İşbirliği ve Destek: Okulda veya işte, DEHB ile başa çıkmak için öğretmenler, iş arkadaşları ve yöneticilerle işbirliği yapmak önemlidir. Destek ve anlayış, başarıya giden yolda büyük bir etken olabilir.
DEHB ile yaşamak zorlu olabilir, ancak uygun stratejiler ve destekle, bireyler bu durumu yönetebilirler. Unutmayın ki her DEHB vakası farklıdır, bu nedenle kişiselleştirilmiş bir yaklaşım en etkili olanıdır.
DEHB’nin Yaşam Üzerindeki Etkileri
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), bireylerin hayatlarını derinden etkileyebilen bir nörolojik bozukluktur. Bu yazıda, DEHB’nin yaşam üzerindeki çeşitli etkilerini inceleyeceğiz ve şunları ele alacağız:
Okul Başarısı ve Akademik Performans
DEHB’ye sahip olan çocuklar ve gençler, okul başarısı ve akademik performans konusunda zorluklar yaşayabilirler. Dikkat eksikliği ve dürtüsellikleri nedeniyle derse odaklanmakta güçlük çekebilirler. Sık sık dikkatlerini dağıtıcı faktörlere kapıldıkları için ödevlerini tamamlamak ve öğrenilen bilgileri hatırlamakta sorun yaşayabilirler. Ancak, erken tanı ve uygun desteklerle, bu öğrencilerin okul başarılarını artırma şansı vardır. Öğretmenler ve aileler, bu çocuklara öğrenme süreçlerini kolaylaştıracak stratejiler geliştirebilirler.
Sosyal İlişkiler
DEHB’ye sahip bireylerin sosyal ilişkileri de etkilenebilir. Hiperaktivite ve dürtüselliğin etkisiyle, arkadaşlarıyla uyum sağlamakta zorlanabilirler. Dikkat eksikliği nedeniyle, konuşmaları sırasında başkalarının söylediklerine tam olarak odaklanamayabilirler. Bu durum, arkadaşlarla iletişim kurmayı ve ilişkileri sürdürmeyi zorlaştırabilir. Ancak, destekleyici aile ve arkadaş çevresi ile sosyal becerilerin geliştirilmesi mümkün olabilir. Ayrıca, psikoterapi ve davranış terapisi gibi tedavi yöntemleri de sosyal ilişkilerin iyileştirilmesine yardımcı olabilir.
İş Yaşamı ve Kariyer
DEHB yetişkinlerin iş yaşamını etkileyebilir. Odaklanma güçlükleri, zaman yönetimi sorunları ve iş görevlerini tamamlama konusundaki zorluklar, iş performansını olumsuz etkileyebilir. Ancak, DEHB tanısı alan yetişkinler, kariyerlerini yönetmek ve işyerinde başarılı olmak için çeşitli stratejileri benimseyebilirler. Örneğin, iş görevlerini organize etmek ve önceliklendirmek için özel yöntemler geliştirebilirler. Aynı zamanda, uygun ilaç tedavisi ve terapi ile DEHB semptomlarını yönetmek de iş yaşamında başarıyı destekleyebilir.
Kişisel Gelişim ve Özsaygı
DEHB’ye sahip bireyler, sık sık kendilerine yönelik özsaygı sorunları yaşayabilirler. Okul, iş veya sosyal ilişkilerdeki zorluklar nedeniyle kendilerini değersiz hissedebilirler. Ancak, DEHB yönetiminde başarı elde edildiğinde, bireylerin özsaygısı artabilir. Kişisel gelişim hedefleri belirlemek, güçlü yönlerini keşfetmek ve DEHB’nin getirdiği zorlukları aşmada ilerlemek, özsaygının artmasına yardımcı olabilir. Terapi, özsaygıyı güçlendirmek için kullanılabilecek önemli bir araç olabilir.
Sonuç olarak, DEHB’nin yaşam üzerinde çeşitli etkileri vardır ancak uygun destek ve tedavi ile bu etkilerin üstesinden gelinebilir. Erken tanı ve uygun müdahaleler, DEHB’ye sahip bireylerin daha sağlıklı ve dengeli bir yaşam sürmelerine yardımcı olabilir.
Ayça
Uzun zamandır bu durum kızımda da var. Ve nasıl kurtuluruz bilmiyoruz.
Rıdvan Atmaca
Merhaba Ayça hanım,
Öncelikle bu durumu yaşadığınız için üzgünüm ancak unutulmaması gereken DEHB, çözümü olmayan bir durum değil. Kızınız kaç yaşlarında bilmiyorum ancak bu durum için bir destek almanız önemli. Bu durumu yaşayan, çözen başka kişilerle birlikte iletişim kurmak da işe yarayabilir.