Getting your Trinity Audio player ready...

Özellikle Koronavirüs döneminde hepimizin muzdarip olduğu sürekli evde kalmak, uzun süre dışarı çıkamamak ve aynı mekanda durmak aslında oldukça zararlı bir durum. Peki gelin, bunun neden olduğu sorunlara hep beraber bakalım.

Uzun süre evde kalıp dışarı çıkamamak

Uzun süre evden çıkmamanın yarattığı psikolojik etkiler nelerdir

Bunun yol açtığı sorunlara geçmeden önce, neden zararlı olduğunu bilmemiz gerekir. Uzun süre dışarı çıkmamak, farklı mekanlara gitmemek, hem fiziksel hem de psikolojik olarak insana kötü etkiler bırakmaktadır. Bu etkiler ise uzun süre boyunca devam edebilmektedir. Bir ay boyunca tek tük veya hiç evden çıkmayıp daha sonra düzenli bir şekilde çıkarken bir şey olduğunda ve 2 gün boyunca yine evde kalmaya başladığınızda normalden daha fazla sıkıldığınızı göreceksiniz. Çünkü artık daha fazlasına katlanamayacaksınız.

Son zamanlarda ayyuka çıkmış olan bu durum, eskiden daha çok emekli olmuş insanlarda görülürken artık pek çok yaş aralığında da görülür hale geldi. Teknoloji bağlılığı sonucu gerçek hayattan kopan ve vaktinin çoğunu evde geçiren kişiler için de geçerli bir durumdur bu. Kesinlikle dikkat etmemiz gereken ve zararlarını öğrendikten sonra asla yapmamamız gereken bir durumdur. Gelin, neden olduğu sorunlara hep beraber bakalım.

Evde uzun süre kalmanın psikolojik etkileri

Aslında sadece ev için geçerli değil. Uzun süreden kasıt ise birkaç gün, sadece bir gün veya aylar olabilir. Elbette sürekli dışarıda olan birinin bir iki gün evde duruyor olması sorun değil. Ancak uzun zamanlar boyunca tek tük dışarı çıkan ve sürekli aynı mekanda olan biri için bir gün bile önemlidir. Öncelikle bunu belirtmemiz gerekir.

Şimdi ise bu durumun zararlarına bakalım.

  • Kapalı mekan bir yerde olduğunuz için kendinizi daralmış hissedersiniz.
  • Yapabileceğiniz şeyler kısıtlandığı için üşengeçlik başlayacaktır.
  • Gerçeklikten ciddi derecede uzaklaştırsınız.
  • Gördüğünüz insan sayısı kısıtlı olduğundan ve tanıdığınız çoğu kişiyle teknolojik cihazlardan iletişim kurduğunuz veya hiç kurmadığınız için sanallaşma ve gerçekdışılık başlayacaktır.
  • Kendi kendinize konuşmak veya iç düşüncelere ağırlık vermek sonucunda ve diğer nedenler de etkili olmak üzere depersonalizasyon baş gösterecektir.
  • Duygularınızı daha yoğun yaşamaya, iç dünyanıza daha çok inmeye ve sonucunda depresyona ulaşma ihtimaliniz artacaktır.
  • Sürekli aynı şeyleri yaptığınız için bir monotonlaşma olacaktır. Bu da ileride farklı şeyler yapmanızın önüne geçecektir.
  • Vaktinizin çoğunu bilgisayar, telefon gibi cihazlarla geçiyor iseniz özellikle beyin, bacak, sırt ve psikolojik sağlığınıza zarar verebilirsiniz. Cihazları kullanırken sağlığımızı korumak için ne yapabiliriz görmek için tıklayın.
  • Daha kırılgan, daha yorgun hissedersiniz.
  • Bulunduğunuz ortamdan çıktığınız zamanlarda oraya geri dönmek istemezsiniz.
  • Pek çok sorumluğunuzu yapmamaya başlarsınız. Bu da ilk maddelerdeki üşengeçliğin bir ürünüdür.
  • Hızlı öfkelenme, gelecek kaygısı, belirsizlik gibi duygular yaşarsınız.
  • Kendinize karşı saygınızı kaybeder ve bakım yapmamaya başlarsınız.
  • Sağlıksız kilo alma veya verme sorunları ile baş başa kalabilirsiniz.
  • En önemlisi, bulunduğunuz zamanı kaçırırsınız. Yani bir daha geri dönmeyeceğiniz bu zamanlar geçip gider ve sonradan farkına varırsınız.
  • Haraketsiz kalmaktan dolayı pek çok fiziksel sağlık sorunu meydana gelir.

Sonuç

Pek çok nedenden ötürü uzunca bir zaman kendimizi bir mekana hapsedebiliyoruz. Bunun zararlarını da bile bile yapıyoruz bazen.

Peki bunun çözümü nedir? Mutlaka ama mutlaka her gün en az 1 saat boyunca evinizden veya bulunduğunuz yer neresi ise oradan dışarı çıkıp gezin. Ama kendi kendinize değil. Mümkünse biriyle. Bu da mı mümkün değil? Yolda gördüğünüz insanlarla, dükkanlardaki kişilerle bir şekilde iletişim kurun. Bir arkadaşınızı arayın veya davet edip buluşun. Dışarıda da tek başınıza kalmayın.

İnsanın sosyal bir varlık olduğunu ve tek başına veya aynı yerde kalınca kafese kapatılmış bir kuşun durumuna geldiğinde bunun doğasına ters olduğunu görün.

İster teknoloji bağımlılığı ister başka bir şey. Evde kalarak kendinizi daha fazla heba etmeyin. Elbette ki yasaklara ve kısıtlamalara uyun. Serbest olan ölçüde mutlaka dışarıda ve farklı mekanlarda vakit geçirin.

Keşke hiçbirimizin hayatına böyle bir sorun girmeseydi. Ancak bu durum bizim bir gerçeğimiz ve buna teslim olduğumuz müddetçe her şey daha kötü olacak. Pes ederek hiçbir şey kazanamayız. Ağlayarak da öyle. Bu nedenle zor da olsa, gücümüz kalmamış da olsa mücadele etmek zorundayız.

Ayrıca bu yazıyı da okuyabilirsiniz.

Kategori:

Psikoloji,

Son Güncelleme: 17 Nisan 2021